Aşırı kilonun nedeni psikolojik sorunlar değil, tam tersine aşırı kilolu olmak psikolojik sorunlara yol açabiliyor ve bunlar da tedavinin başarısını olumsuz yönde etkiliyor.
Son araştırmalar, kilo almanın sanıldığından daha karmaşık olduğunu ve genetik, fizyolojik ve davranışsal öğeler içerdiğini göstermektedir. Günümüzde aşırı kilolu olmanın psikolojik sorunlara yol açtığı ve bu sorunların da tedavinin başarısını olumsuz bir şekilde etkilediği çok iyi bilinmektedir. Bir zayıflama programı uygulamaya başladığınızda, psikolojik faktörlerin kilo almanızda herhangi bir rolü olup olamayacağını belirlemeniz ve bu faktörlerin harcayacağınız çabayı ne şekilde etkileyebileceğini saptamanız son derece önemlidir.
Hepimizin besinlerle (ne yediğimiz) ve yemek yemeyle (niçin ve nasıl yediğimiz) ilişkisi bireyseldir ve biyolojimiz, ailemiz, arkadaşlarımız, kültürümüz, dinimiz, deneyimlerimiz, yaşama ve çalışma biçimimizin bir sonucudur. Bu faktörler bazı insanlar için olumlu etki gösterirler ve bir şeyler yemek bu kişiler için zevk, ödül, arkadaşlık, sevgi ve doyum anlamına gelir. Bazı insanlarda ise suçluluk duygusu, inkar, kontrol, kendisiyle çatışma, öfke, kaygı ve yoksunluk gibi çağrışımlara yol açmaktadır.
Aşağıdakilerden sizin duygularınızı yansıtanlar hangileri?
* Sıkıldığımda moralimi düzeltmek için bir şeyler yerim.
* Yemek yemek, hayatın acı yönlerini hissetmememe yardımcı oluyor.
* Sorunlarla yüzleşmemek için yiyorum.
* Aç olmadığımda bile yiyorum.
* Gece uyanıyorum ve tekrar uyuyabilmek için bir şeyler yemem gerekiyor.
* Bir paketi açtığımda, hepsini yemeden duramıyorum.
* Yemek yedikten sonra kendimi suçlu hissediyorum.
* Masada yemeğini en erken bitiren hep ben oluyorum.
* Yemek hiç aklımdan çıkmıyor.
* Tek başıma yemeyi tercih ediyorum.
Bu sorulara verdiğiniz her “Evet” yanıtını, doktorunuzla görüşmelisiniz.